25 Ağustos 2008 Pazartesi

geçmişten gelen...


oturmuştuk yıldızlı bir gecenin davetkar sofrasına...
Tanrı tutamadığı bir yıldızı düşürdü elinden,
kaydı yıldız gecenin karanlığında süzülerek...
beynime mi düştü, kalbime mi bilemedim.
midemde çığlık kıvamında bir bulantı ansızın...
aşık oldum...
*************
gözümün değdiği her yerde vardın sen...
bir çayın demi kadar içten, anne sütü gibi mucizeviydi bende barınan duygular...
ama...
kuantum fiziğinden zor olabilirmiydi, karşımdakinin beni anlaması...
bir tabak balın içine düşmüş,
çırpınarak kurtulmaya çalışan arı kadar çaresizdim işte anla...
hani biri gelip şöyle bir çay kaşığıyla tutup kaldırsa beni hafifleyecektim...
oldu da...
kim olduğunu bilmediğim biri çekip çıkardı bu aşktan beni değil ama seni...
anladım ki arı olan ben değilmişim...
yaşayan ben, yansıtan senmişsin...
yıllar sonra karşımda bulunca seni,
alışkanlık işte bulucam sandım gözlerinde kendimi...
ne saçma...
esamem okunmuyor değil mi senin dünyanda...
görünce bir zamanlar benle dolu olan gözlerde başkasının mutluluğunu...
kahroldum...
***********
bir kitap ayıracı girdi sanki aramıza,
ne kapatmış, ne aralamışız...
tozlanmasına müsaade etmişiz de eskimesine dayanamamışız...
kimsenin uzanmadığı o üst raflarda demlenmiş sevda,
bizim ayıracımız zamanmış...
neden bilinmez, hani o geçmişin üzerine çekilen süngerin
o zamana yenilen incecik parçasını tırnağınla delmiş, süzülüvermişsin birden bugünüme...
gözyaşartan bu gayret, şimdi "ekmek bulamazsan pasta ye" cümlesi kadar saçma geliyor...
ama işte gönül bu söz geçmiyor...
pişmanlıklarının ağarttığı saçlarını görmek gururumu okşuyor.
ve görüyorum gözlerinde değil ama gözkapaklarında kendimi...
şaşırsam mı sevinsem mi yoksa ağlasam mı bilemiyorum...
hep derdin ya ben seni gözü kapalı seviyorum,
böyle kusur aramadan varsa da görmeden...
işte böyle tav oluyorum yeniden...
ama şimdi hiç paylaşılamayacak bir hayat var önümüzde uzunluğu belirsiz...
anlıyorum ki, bir psikolojik vak'a değil,
işte bu DEJAVU...

http://bathiere.deviantart.com/art/De-javu-41487304


Hiç yorum yok: